Alevilerin temel ibadeti olan Cem ayinlerinin ayrılmaz bir parçası da Semah dönmektir. Semah, Cem'in belli bir aşamasında bağlama eşliğinde kadın ve erkek canların çalınan ezgiler eşliğinde birlikte yaptıkları dinsel danslardır. Semah dönülmeyi, Cem ayininden dönmek, Cem ayini içinde yapılan 12 hizmetten birisidir. Cem ayini sırasında törenin bazı bölümlerinde ve özellikle son bölümünde dedenin işareti ile kadın ve erkek canlar semaha kalkarlar. Semah dönen canlar duygusunun, sevginin, aşkın, dorukta olduğu duygulu bir an yaşarlar. Semah dönenler adeta kendinden geçercesine büyük bir aşkla, şevkle huşu içinde ayrı bir dünyaya yolculuk edercesine, izleyen canları da büyüleyecek tarzda su gibi akıp giderler. Aleviler, Cem ayinininde olduğu gibi semahın da kaynağının Hz. Muhammet'in, Miraçtaki Kırklar Cemi'nde kaldığına inanırlar. Mevlevi Sema'sından oldukça farklı olan Semah'ın kültürel kaynağının izlerini Asya ve Anadolu medeniyetlerinin derinliklerine götürmek olasıdır. Alevilerin döndükleri semahı onların ibadeti olan Cem ayinlerinden ayrı düşünmek ve yorumlamak yanlıştır. Aleviliğin kutsal kitabı olan, İmam Cafer Buyruğu ve halk arasında yaşayan mevcut inançta semah 12 hizmetten biri olarak yapılır. Yani Semah, Alevilerin yaptıkları ibadetin bir parçasıdır. Ülkemizde son üç beş yıldır Alevilik kendisini tanıtmaya başladığından beri, semah dönmek daha da bir güncellik kazanmıştır. Yüzyıllarca gizli-saklı yapılan Cem ayinlerinin bir parçası olan semah, yapılan çeşitli törenlerde, şenliklerde folklorik gösteriler içine konmuştur. Bu durum ilk başta Alevilerin hoşuna gitmiş. Kendi kültürlerinin tanınmasına hizmet eder düşüncesi ile seyirci kalınmıştır. Yapılan semahlar Alevi olan ve olmayan kesimlerce tanınmış ve beğeni kazanmıştır. Çünki alevi ana-babadan doğup da bugün Cem görmemiş bir kuşak oluşmuştur. Bu kuşak bir anlamda semahları dışa açık alanlarda yapılan etkinliklerde izleyerek Aleviliği görmeye, öğrenmeye çalışmıştır. Ama dışa açılmanın sınırı içkili toplantılarda semah dönmek olmaya başlayınca iş bir anlamda çığrından çıkabilir. Bu nedenle semahlar, Alevilerin ibadeti olan Cem in bir parçasıdır. O'nun yeri orasıdır. Semah ibadetin bir parçasıdır. Semah dönmek eğlence aracı olamaz. Semah içkili, eğlenceli toplantılara asla meze olamaz. Semah dönmek Cem ayini dışında, olsa olsa cok ağırbaşlı bir biçimde özüne uygun bir tarzda; Hacı Bektaş Veli anma törenleri, Abdal Musa anma törenleri gibi törenler ile ağırbaşlı etkinlikler dışında yapılmamalıdır. SEMAHIN BAZI ÖZELLİKLERİ Arapça "Sema" köküne dayanan Semah sözcüğü Türkçe de "Sema" ya da "Semah" biçimlerinde iki ana söylenişe ayrılır.Her söyleniş birbirinden ayrı iki farklı özellikte uygulanır.Sema , Mevlevi ya da bazı Sünni tarikatlarının , Semah ise Alevilerin dinsel törenlerinin bir parçasıdır. Mevlevi Semah ' ı ile Alevi Semah'ının ayırdedici özelliği dönenlerin Mevlevilerde esas olarak sadece erkekler olmasına karşın, Alevilerde kadın ve erkek canların birlikte olduğudur.Mevlevelerin Semah'ının müziğini esas olarak Türk Sanat Müziği besteleri oluştururken , Alevi Semah'larındaki müziği halk müziği ritimleri oluşturur.Semahlarda bağlama belirleyici olmasına karşın ; Cepni Alevilerde , Cemde 12 çalğı bulunur. Bu on iki saz aynı türden olabileceği gibi değişik türlerden de olabilir. Semahlar , Çepnilerde bu on iki çalgı ile dönülür.Ama günümüzde yaygın olarak gözüken durum cemlerde esas olarak bağlamanın belirleyici olduğudur. Semahın belli sayıda kişilerce dönülmesine özen gösterilir; 2,4,8,10,12, olduğu gibi 3,5,7,12 gibi sayı kümelerine denk düşürülmeye çalışılır.Bu sayıların kutsallığına inanılır. "Üçler , beşler , yediler, on ikiler" den yardım ve şefaat dilenir. Semah dönülmeye genellikle şöyle başlanır: ilk önce dört can semaha kalkar.Bu açılış semahıdır. Semah dönülürken canların üstündeki giysiler son yıllardaki folklor giysileri gibi özel giysi değildir.Semah dönmek için özel giysi hazırlanmaz.Canların üstündeki giysiler çok renkli ve değişiktir.Daha doğrusu halkın özel günlerde giydiği temiz ve bakımlı elbiselerdir.Belli bir şekil söz konusu değildir. Bu erler için de , bacılar içinde geçerlidir.Kurallarda biçime değil öze önem verilir. Giysilerde yerel ayrıcalıklar görülür.Bazı yörelerde semah dönülürken erkekler şapkalarını çıkarırlar , bazı yörelerde başı açık semah dönülmez.Semah dönen erler genellikle şapka yerine mendil , puşu gibi aksesuarlar giyerler ya da baş açıktır.Ama ayak kesinlikle çıplaktır.Baş açık , ayak çıplak semah dönmek en yaygın olan biçimdir. Tabii bacıların başı örtülüdür. Canlar , Cem ayininin belli bir yerinde Semah'a kalkınca dedeye niyaz ederler.Semah dönüldüğü sırada (halka tarzında dönülen semah'ta) köşede oturan dede makamına asla sırt dönülemez. Semahta ritim ister yavaş ister hızlı olsun dede makamı kutsal makamdır.Ali makamıdır, oraya sırt dönülmez , mutlaka her seferinde selamlama biçiminde niyaz edilir. Hiçbir semah türünde elele tutuşulmaz.İster kadın ister erkek karışık olsun, isterse sadece erkek ya da kadın olsun elele tutuşma biçimi yoktur. Semahta esas figürler el ve ayak figürleridir.Eller ve kollar kuşun uçuşunu simgeler.Eller ve kollar kuşun uçuşunu simgeler. En çok görülen figür ise sağ elin ayası yukarından alır, sol el de yere dönüktür.Bu figür ; "Haktan alınanın halka verilmesini" simgeler. Semah Türleri Anadolu'da Aleviliğin yaklaşık sekizyüz yıllık bir tarihi var. Anadolu'da bir dizi uygarlık yaşamış. Kimi uygarlıkların izleri kaybolmuşken kimi henüz yanıbaşımızda yaşıyor. Ülkemiz çok renkli bir kültüre sahip. Bu durumdan Aleviliğin de nasibini almaması olası değil. İşte Anadolu'daki Alevi semahlarının çeşitliliği bu kültürel izlerin semahlara şu ya da bu tarzda yansımasıdır. Biçimde Alevilerin Cem ayinlerinde ve semahlarda bazı farklılıklar almasına karşın özü birdir. Semahlara değişik yörelerde değişik adlar verilmesinin nedeni bu özellikte aranmalıdır. Bildiğimiz semah adlarından bazıları şunlardır: Ali Nur Semahı, Kırat Semahı, Turanlar Semahı, Kırklar Semahı, Gönüller Semahı, Ya Hızır Semahı, Alaçam Semahı, Nevruz Semahı, Çapraz Semahı, Çorlu Semahı, Dem Geldi Semahı, Ladik Semahı, Çark Semahı, Yatır Semahı v.b.
|